Annaleana Baerbock Türkiye’de: Gündemde Hangi Konular Vardı?

NATO anlaşmazlığı, Yunanistan ile gerginlik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın despotlarla işbirliği… Dışişleri Bakanı’nın konuşması gereken pek çok tatsız şey vardı.

Sputnik

Dışişleri Bakanı Baerbock, Haziran ayı ortasında koronavirüs enfeksiyonu nedeniyle ziyaretini iptal etmek zorunda kalmıştı. Önceki planda olduğu gibi aynı turun bir parçası olarak Yunanistan ve Türkiye’yi ziyaret etti. Perşembe ve Cuma ise Atina’da bulunan Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ile bir araya geldi.

Alman Yeşiller Partisi’nin önde gelen isimlerinden Baerbock, Atina’dan İstanbul’a geçerek akşam saatlerinde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya geldi. İki bakan ortak basın toplantısının ardından akşam yemeği için bir araya gelip ertesi gün Ankara’ya gideceklerini belirttiler. Baerbock’un başkentteki gündeminde muhalefet partileri ve sivil toplum temsilcileriyle görüşmeleri de var. Baerbock’un CHP, İYİ Parti ve HDP temsilcileriyle ayrı ayrı görüşmeler yapması planlanıyor. Bakan’ın ayrıca sivil toplum kuruluşlarıyla temasları kapsamında bir kadın dayanışma projesi ve bir mülteci projesini ziyaret etmesi ve basın açıklamaları yapması bekleniyor.

Ayrıca, Alman Dışişleri Bakanı’nın gündemindeki doğal konulardan birinin de Türk-Yunan ilişkileri ve son dönemde artan gerginlik olacağını ve aynı gün her iki ülkeden yetkililerle resmi temaslarda bulunacağını önemle belirtmek gerekir.

Ziyaret öncesinde yaptığı açıklamada Baerbock, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin devam ettiği ve güvenlik ortamının tehdit altında olduğu bir dönemde NATO müttefikleri ve Avrupalı ortaklar arasındaki uyumun çok daha önemli hale geldiğini vurguladı. Baerbock, Rusya’nın İttifak’ı bölme çabalarına ilişkin olarak, Yunanistan ve Türkiye’nin bu zamanlarda müttefik davranmaları gerektiğini ve bu uyumu üstlenmenin  zorunlu olduğunu belirtti. 

Almanya, 2020 yazında yaşanan Doğu Akdeniz krizi sırasında, dönemin Şansölyesi Angela Merkel’in liderliğinde, Türkiye ile Yunanistan arasındaki gerilimin azaltılmasında yapıcı bir rol oynamıştır. Merkel’in ardından göreve gelen yeni hükümet de benzer politikalar izleyeceğinin işaretlerini verdi.

Baerbock açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Akdeniz’de güvenlik, İstanbul ve Ankara’da yapacağım görüşmelerde önemli bir konu olacak. Mesajımız, sorunların gerilimi tırmandırarak değil, müzakereler yoluyla çözülmesi gerektiğidir.“ Bu mesajın, yeni Türk petrol arama gemisi Abdülhamid Han’ın 9 Ağustos’ta Akdeniz’e açılmasından önce verilmiş olması dikkat çekicidir.

Ayrıca diplomatik kaynaklar, Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’yı işgal etmesinin Baerbock’un Türkiye gündeminin ana odağını oluşturacağını belirtiyor. İki bakanın hem ateşkes hem de “tahıl koridoru” konusundaki nihai anlaşma hakkında görüş alışverişinde bulunması bekleniyor. 

Başkent Berlin, Türkiye’nin savaşın ilk günlerinden bu yana ateşkes için gösterdiği çabaları takdir ettiğini belirtmişti. Bu sayede Rusya ve Ukrayna kısa bir süre önce küresel gıda krizini çözmek için tahıl koridoru anlaşmasını imzaladı.

Ancak Almanya, özellikle savaşın başlamasından bu yana Türkiye ile Rusya arasında gelişen ikili ekonomik ve mali ilişkilerin Moskova’ya yaptırımları aşmak için sadece sınırlı bir fırsat sunacağından endişelenmektedir. Türkiye yaptırımlara katılmasa bile Almanya, Rus ekonomisinin gerekli fırsatları sunmadığından endişe duyuyor. 

Baerbock Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya ile imzaladığı üçlü anlaşmadan duyduğu memnuniyeti de dile getirdiğini not edelim. Bu iki ülkenin NATO’ya katılımının Rusya’ya mesaj göndereceği ve Avrupa’nın güvenliği üzerindeki etkisi değerlendirilmektedir.

MedyaTava

İnsan hakları ve demokrasinin önemi

Baerbock’un ziyaretinin bir diğer önemli ve anlamlı noktası ise Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna yeni bir askeri sevkiyat yapacağına dair haberlerin arttığı bir döneme denk gelmesi. Başta ABD olmak üzere diğer Batılı ülkeler gibi Almanya da yeni bir operasyona sıcak bakmıyor. Bakanın bu yöndeki mesajlarını Türk tarafına iletmesi bekleniyor.

Baerbock’un ayrıca Mart 2016’da yenilenen mülteci anlaşmasının uygulanmasına devam edilmesiyle birlikte Libya ve Kafkaslar gibi bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

İnsan hakları ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına uyumun, Baerbock’un gündemine aldığı konular arasında yer aldığını belirtmek gerekir.

“Anlaşmazlık yaşadığımız bu konularda açık bir tartışma yürüteceğim.“ diyen Alman bakanın, Türkiye’den AİHM kararını uygulamasını, özellikle de Osman Kavala davasının mahkemeye taşımasını isteyeceğini ifade etmesi bekleniyor.

Baerbock’un insan hakları ve demokrasi konusunda Merkel hükümetinden daha duyarlı olduğunu belirtmek gerekir. Bu unsurları açıkça Türkiye’nin ajandasına eklemiştir. Diğer pek çok Avrupalı dışişleri bakanının aksine Baerbock, Türkiye’deki tüm siyasi gruplarla temas halinde olduğunu göstermek amacıyla muhalefet partileriyle de görüşmeler gerçekleştirecek.

İkili basın toplantısında gergin anlar

Baerbock, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde  planlanan konuşlandırılmasına  karşı çıktı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Osman Kavala ile ilgili kararına saygı gösterilmesi çağrısında bulundu.

Öte yandan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Terör örgütlerine ev sahipliği yapmanın ittifakın ruhuna uygun olmadığını vurgulamak isterim.“ şeklinde konuştu. Bakan Çavuşoğlu ayrıca Yunanistan’ın 14 yıldır mahkeme kararlarını, Almanya’nın da AİHM kararlarını uygulamadığını sözlerine ekledi.

Baerbock, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ikili basın toplantısında açıklamalarına devam etti.

Türkiye ve Ukrayna’nın yakın ilişkilere sahip olduğunu savunan Baerbock, Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında İstanbul’da imzalanan “Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi” anlaşmasına atıfta bulundu.

Baerbock, bu anlaşma sayesinde beş aylık bir aradan sonra Ukrayna’nın Odessa limanından tahıl ihracatının başlayacağını açıkladı. “İnsanlık için bir umut ışığı. Bunun için size büyük saygı duyuyoruz” dedi. 

Baerbock, Türkiye’nin Karadeniz’de güvenliğe önemli bir katkı sağladığını ve bu zor dönemde NATO ortağı olarak her iki ülkenin karşılıklı desteğinin net bir şekilde ortaya çıktığını kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu, Alman mevkidaşının AİHM kararlarına uyulması talebine Osman Kavala’nın Avrupa tarafından finanse edildiğini ve Türkiye’ye karşı kullanıldığını söyleyerek yanıt verdi. Öte yandan Bakan Çavuşoğlu: “Yunanistan’a AİHM kararlarını hatırlatmadığınız halde neden Kavala konusunu gündeme getirmeye devam ediyorsunuz? Çünkü Kavala’yı Türkiye’ye karşı kullanıyorsunuz.“ dedi. Bununla birlikte Bakan Çavuşoğlu, Almanya’nın Avrupa Birliği üyesi olduğu için Yunanistan’ı desteklemesinin haksızlık olduğunu ve Yunanistan’ın anlaşmaları ihlal ederek adaları silahlandırdığını da sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanı Baerbock, Suriye’deki operasyonun yeni acılara neden olacağını ve IŞİD’e karşı mücadeleye zarar vereceğini de sözlerine ekledi. Bakan Çavuşoğlu ise: “Eğer gerçekten IŞİD ile mücadele etmek istiyorsanız Türkiye gibi sahaya inebilirsiniz” ifadesini kullandı.

Ayrıca Alman Bakan, Atina ziyareti sırasında Yunanistan’ın göçmenleri sınır dışı etmesi konusunu da gündeme getirdiğini belirtti.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Almanya’daki camilerin, Türk ve Müslüman toplumuna ait derneklerin güvenliği için gerekli tedbirlerin alınmasını bekliyoruz” dedi. Baerbock, Türkiye ziyareti öncesinde “Türkiye vazgeçilmez bir ortak ve bize yakın bir ülke“ dedi ve “İki ülke halkı da ortak bir kalbe sahip, bu nedenle siyasetten uzaklaşmamamız benim için önemli.“ şeklinde konuştu.

“NATO için tehlike”

Ayrıca, Türkiye ile ilgili bir anket yayınlanmış ve bu ankete göre yüzde 78’lik bir kesim Türkiye’nin “güvenilmez” olduğunu belirtmiştir. “Erdoğan yönetimindeki Türkiye hala güvenilir bir ortak mı?” başlıklı ankete 80.000’den fazla katılımcı yanıt verdi. Katılımcıların yüzde 78’i Erdoğan’ın Türkiye’sini inandırıcı bulmadığını söylerken, inandırıcı bulanların oranı yüzde 16’da kaldı. Katılımcıların yüzde 6’sı Türkiye’yi “ne güvenilir ne de güvenilmez”, yani orta aralıkta bulduklarını belirtmiştir.

Baerbock daha önce de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İran ziyareti sırasında İran Cumhurbaşkanı ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bir araya gelmesini eleştirmiş ve üç devlet başkanının fotoğrafını “NATO için tehlike” olarak yorumlamıştı.

Öğr. Gör. Hande Ortay

Orijinal dili Almanca’dan çeviren: Sidal Çiçek

2014 yılında İstanbul Üniversitesi'nde onur öğrencisi olarak lisans eğitimini tamamladı. 2019 yılında İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi İktisat ve İşletme Fakültesi'nden 3.95 ortalama ile yüksek onur öğrencisi olarak mezun oldu. 2021 yılında İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında doktora eğitimine devam eden Ortay, aynı zamanda İbn Haldun Üniversitesi ve Karatay Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Ortay, aynı zamanda Sivil-Asker İlişkileri, Türk Tarihi, Karşılaştırmalı Siyaset, Siyasi Tarih, Avrupa Entegrasyonu, Uluslararası İlişkiler Teorileri, Politik Ekonomi, Siyaset Sosyolojisi, Güvenlik, Uluslararası İnsan Hakları Hukuku, İnsan Hakları, Uluslararası İlişkiler, Orta Doğu Tarihi, Göç dersleri vermektedir. Irkçılık, ayrımcılık, siyasi kültür ve kültürel farklılıklar gibi araştırma paradigmalarıyla ilgilenmektedir. [ View all posts ]

Comments

Be the first to comment on this article

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Go to TOP